Sinop’ta binlerce yıllık tarihi eserlerin sergilendiği Aslantorunlar Etnografya Müzesi, Türk konak kültürünün yaşatılarak gelecek kuşaklara aktarılmasında önemli rol oynuyor.
Kentte 18. yüzyılda Aslantorunlar ailesi tarafından inşa edilen üç katlı tarihi konakta bulunan müzede, 3 binin üzerinde eser yer alıyor.
Oluşturulan geleneksel yaşam odalarında halı, kilim dokumalar, takılar, kıyafetler, dokuma tezgahları ve savaş araç gereçlerinin sergilendiği müzede, gelin odası, çocuk ve misafir odaları gibi alanlar da bulunuyor.
Türk konak kültüründen esintilerin sunulduğu müzeyi ziyaretçiler ücretsiz gezebiliyor.
Müzelerde 20 bine yakın eser ziyaretçilerle buluşturuluyor
İl Kültür ve Turizm Müdürü Metin Süren, AA muhabirine, Sinop’un adeta açık hava müzesini andıran bir kent olduğunu söyledi.
İl genelindeki müzelerde 20 bine yakın tarihi eserin ziyaretçilerle buluşturulduğunu vurgulayan Süren, mekan yetersizliği nedeniyle sergilenemeyen bazı eserlerin ise yapılması planlanan müzede ziyarete açılacağını aktardı.
Süren, Tarihi Cezaevi ve Müzesi başta olmak üzere kentteki müzelere ilginin kendilerini mutlu ettiğini dile getirerek, Aslantorunlar Etnografya Müzesi’nin de konak kültürünün yaşatılmasında önemli bir görev üstlendiğine işaret etti.
Müzede konak kültüründen esintilerin olduğunu anlatan Süren, şunları kaydetti:
“Burası Türk konak kültürünü yansıtması bakımından önemli bir müze. Aslantorun Konağı olarak bilinen bir konağımız. Aynı zamanda Cumhuriyet öncesi ve sonrası Türk misafirlik kültürüne önemli hizmetler veren bir konak. Bakanlığımız tarafından kamulaştırılarak Etnografya Müzesine dönüştürüldü. Ücretsiz olarak halkımızın ziyaretine açık. Gerçekten Türk konak kültürünü yansıtması adına teşhiri ve tanzimi ile güzel bir örnek teşkil ediyor.”
Sinop’taki müzelerin eser çeşitliliği bakımından çok zengin olmasının ziyaretçilerin dikkatini çektiğinin altını çizen Süren, “Özellikle yaz dönemlerinde müzelerimize ilgi oldukça yüksek. Osmanlı, Selçuklu ve diğer medeniyetlere ait binlerce eser müzelerimizde yer alıyor. Tarihe ışık tutan müzelerimize ilginin giderek artacağını düşünüyoruz.” dedi.
